25 Ekim 2012 Perşembe

Pankart Günü


Tarih 4 Mart 2012. Yine klasik soğuk bir Ayazağa sabahı. Cefakar arkadaşlar 11 sularında basketbol potalarının orada toplanmaya başlamışlardı. Kısa bir kahvaltının ardından , getirilen malzemelerle işe koyuldu herkes. İlk önce Lefter Ligi’ndeki 1.tur rakibimiz aynı semtin takımı ezeli rakip ebedi dost Beykent için pankarta başladık. Havanın soğukluğu ve boyanacak bir pankart daha olması nedeniyle çalışmaya ağırlık verildi ve  ekibin bir kısmı da diğer pankart için kulüp odalarının orada gerekli hazırlıklara başladı.

         İtü'nün arıları erken saatte çalışmaya başladı.
                                            

Pankartın nasıl olduğu konuşulurken

                                 Ünlü düşünür , ressam İbo

 

İlk pankart bittikten sonra kaçan arkadaşlar olsa da, havanın da yavaş yavaş kararmasıyla zor şartlar altında çalışmaları devam ettirdik.Damla Yağmur’un boya bardağını pankartın üzerine dökmesiyle bir an stresli dakikalar geçirsek de temizleyebildik.Ancak saatin de ilerlemesiyle mideler acıkmaya başladı ve ani bir kararla mangalımızı da yaktık. Alınan alkolle birlikte kafalar güzelleşince şok206 market arabasıyla aksiyon filmlerini aratmayacak sahneler yaşandı.Gelmeyenlerin kesinlikle çok şey kaçırdığı bir gündü. Pankartımızı ise 1 hafta sonra stand günlerinden önce bitirmeyi başardık.
 
Vızır vızır çalışıyoruz

Damla yine birilerine kızarken

Burak Biçer farklı dünyalarda

Soğuğa rağmen keyifler yerinde

Sercan Reis çalışmaları yerinde inceledi.

Pankart Ekibi

Lefter Ligi için Beykent Pankartı

Dünya Yansa Biz Burdayız Bitmiş Hali
 
Mutlu olmak için bir fırça ve bez yeter bize..

24 Ekim 2012 Çarşamba

Bir Maçtan Daha Fazlası

Takvimlerimiz 1 Aralık 2011'i gösteriyordu.Fenerbahçe Ülker için önemli bir Euroleague maçına çıkacaktı.Fakat takımımızdan beklentiler düşüktü.Zira takım geçen seneki performansını mumla aratıyor ve gruptan çıkma durumu da şüpheliydi. Bu durum tribünlere de yansımış geçen seneki doluluk oranlarına ulaşılamıyordu.Ancak bu seferki maç önemliydi dönüm noktası niteliği taşıyordu.İtü camiası da bunun farkındaydı ve bu maçta gerekli patlamayı yapmaya hazırdı.Gelelim maç öncesine maça saatler kala kampüs cafe etrafında toplanmaya başlayan tribün sevdalıları meşaleleriyle beraber maça hazırlanıyordu ve Ayazağa Fenerbahçe tezahuratlarıyla inliyordu. Maçka'dan yola çıkan hazırlık tayfanın da ulaşmasıyla coşku iyice arttı ve meşaleler yakıldı.


 Heeeeeeppp bu dünyaaaaaa heeeep yalaaan dolaaaan
                                                 





Daha sonra 80 küsur tribün sevdalısı arkadaş ,45 lik ve 27lik 2 servisle Sinan Erdem yollarına düştük.Servis olur da opetten içki almadan geçmek olmazdı. bazıları biraları zulalayıp servise dönerken, bazı zengin arkadaşlarımız viskiyle dönmüşlerdi , tabi bir de redbull ve kolacı bir grup var onların da gelişiyle tekrar yola çıktık. 45 likte  Mamadou Nihat arka tarafı coştururken ön tarafta ise çiçeği burnunda taze tribüncü Eren Kor vardı. Diğer serviste ise Umut herzamanki gibi yerinde duramıyordu ve uyuyan arkadaşlar Umut tarafından şiddete maruz kalırken arka grup ise Yiğitcan'ın önderliğinde mihribanla coşuyolardı.


 
 
                                                                                                                  
 
             








Salonün önüne geldiğimizde ise yerimizde duramıyorduk ve bir kez daha İTÜ holigan kimliğini gösterdi.Klasik olarak polisle yaşadığımız tartışmadan sonra Umut'un çenesiyle başedemeyen polis yanımızdan ayrıldı ve maçın başlamasına kısa bir süre salondaki yerimizi aldık.Güne iyi hazırlanan arkadaşlar enerji patlamasıyla çıldırmanın en üst seviyesine ulaştılar. Kampüste, serviste , salon önünde durmadan fotoğraf ve video çekerek bu anları ölümsüzleştiren Damla Yağmur'a da teşekkürlerimi iletiyorum. Tribündeki sinerjiyle beraber takımımız da Olympiakosu 16 sayı farkla mağlup ederek belki de sezonun en iyi maçının altına imzasını attı. İlerde işler biraz daha yoluna girecek ve top16'ya grup lideri olarak çıkacaktık.

                                                    Salon Önü


Son olarak ;


Maç Öncesi İtü

                                  Maç Sonrası Canavarlaşmış İtü

 
Bundan sonraki maçlarda daha kalabalık ve sağlam olmamız dileğiyle..

22 Ekim 2012 Pazartesi

Yönetim Kurulları Tanıtımı


Evet arkadaşlar, blogumuza verdiğimiz uzunca bir aradan sonra dönüş yaptık. Epey bir zamandır yazamadığımız için bütün itüblogseverlere özrü borç biliriz.Yeni ekibimizle daha aktif bir blog oluşturmaya çalışıcaz. Görevini bırakan Burak Biçer’in yerini Eren Özselgin kardeşimiz ile doldurduk. İtü camiasına hayırlı uğurlu olsun.

 

2012 yılındaki ilk yazımızda geçmiş dönem yönetim kurullarından söz edeceğiz. Enes Erdoğan’ın görevi bırakmasıyla beraber Çağlayan Tuna kardeşimiz üniversite sorumluluğunu devraldı ve ekibine Eren Kor, Alkan Sancak , Damla Yağmur ve Burak Biçer’i kattı. Bu ekip kısa zamanda oldukça güzel işlere imza attı ve Şubat ayındaki genel kurul ile beraber Damla ve Burak arkadaşlarımız ürün ve web komitelerine girdiler.
Çağlayan ve Ekibi
 
 
Mart ayında ise Çağlayan Tuna’nın emekliye ayrılmasıyla yerine İTÜ’deki 4.yılını geçiren Umut Çağrı Oğuz kardeşimiz geçti ve Murat Kalender Evirgen , Gökberk Ergenekon Öncü ve Necdet Yiğit Başar isimlerini saflarımıza kattı. Yeni ekip bırakılan yerden aynen devam etti ve pankart yapımında yeni bir çığır açtı.
Bahar Dönemi İTÜ YK
 
 

Takvim 2012 Eylül ayını gösterdiğinde ise bayrak teslimi zamanı gelmişti. Burak , Eren , Damla ve Alkan arkadaşlarımız yerlerini Eren Özselgin , Canberk Acar , Nadir Ekmekçi ve Caner Ayhan kardeşlerine bıraktılar. Umut Çağrı Oğuz önderliğindeki yeni ekipten beklentiler yüksek. İTÜ Ailesine hayırlı olsun.
 
2012-13 Güz Dönemi YK (tek ve eksik fotosu)

Uzun zaman sonra merhaba dememizin ardından , ilerleyen günlerde geçen yıldan güzel anılarımızı görsel ağırlıklı bir içerikle itüblogseverlere sunacağız.